Bulunduğunuz Kategori: Romantik

12
Eki

“Sen benim ölümsüzlüğümsün.”

Kasım da Aşk Başkadır! Kasım denilince aklınıza ilk gelen şeyi sormak isterdim size.. “Kasım!” Yahu, ne var bu Kasım ayında da böyle filmin adına konmuş, onu betimleyen şey ne? Sonbahar ayının, 3.ncü ayı olduğu için mi bu kadar önemli sizce; yoksa, kışa yaklaşmamızın ne kadar güzel olduğunu mu, bize anlatmak istiyor? Eminim, bu tarz sorular sizinde aklınıza takılmıştır. Bu soruların cevabını filmin isminden değil, ancak; filmi izlerken anlayabiliyoruz.. Peki aşk nedir? O da sonbahar gibi soğuk, yıpratıcı ve korkunç mudur? Hayır, aşk asla çirkin ya da korkunç değildir.. Aşk, dünyada ki tüm sevimliliğinin ve güzelliğinin bir beden üzerinde bütünleşmiş halidir! Aslında, bunu yediğimiz en tatlı çikolatalara benzetebiliriz. Bitmesini hiçbir zaman da istemeyiz, değil mi? Tabiki de hayır, bunu kimse istemez..!

Tek sahip olduğum şey sendeki anılarım. Bu anılarım güçlü ve güzel olmalı. Anlamıyor musun? Böyle hatırlanacağımı bilirsem, her şeye göğüs gerebilirim. Her şeye. Nelson, sen benim ölümsüzlüğümsün..

2
Eki

“Kimi seçersem seçeyim birileri mutsuz olacak.”

Her bölümünde içinizi sımsıcak ısıtacak, kimi yerinde çok kızacağınız ama bir o kadar da çok seveceğiniz; birbirine büyük bir sevgiyle, sımsıkı bağlanmış olan iki insan ve yaşlılığa doğru atılan küçük adımlar.. Eminim, sizi de kendilerine bağlayacaklardır.

Farklı karakterler sahip bu iki insanı bir arada tutan tek şey; birbirlerine olan sevgileridir.. Onların aşkları çok büyüktü, birbirlerini delicesine ve aptalca seviyorlardı. Ta kii, ayrılık zamanı gelene kadar. Ayrılıkların kolay olduğunu da kim söyledi? Ayrılıklar hiç bir zaman kolay değildir.. Bunu herkes bilir aslında; ayrılıklar kötüdür, insanın canını acıtır.. hele ki, o kişiye aşıksanız.

Bu büyük bir yükün altından kalkmakta zor değil midir? Onun özlemi içinde yanıp tutuşmak ve her an aklına gelmesi.. Peki ne yapmalı? Onu unutmalı mı yoksa bir başkasını mı sevmeli mi? Peki kalbe söz geçer mi? Bunun cevabı işte tam da bu filmde!

19
Eyl

“Mutlu bir evlilik, sanıldığı kadar kolay değil.”

İyi Günde Kötü Günde Filminin başrollerinde Kellan Lutz (Charlie), Mandy Moore (Ava), Jessica Szohr (Shelby), Michael Weston (Gerben) ve Jane Seymour oynamaktadır.

Ava evlilik danışmanlığı yapmaktadır. Evlenmesiyle birlikte meslek hayatı hakkında daha da fazla pozitif düşünmeye başlamasına rağmen Ava’nın hayatı istenildiği seyrinde gitmeyecektir.

Hiç beklemediği bir anda babasının annesine 30 senedir aynı yalanı söylediğini öğrenir. Bu durumun üzerine annesinin babasına bakışı bir anda değişecektir. Ayrılmak istemeleri ikisinden de daha ötede Ava’yı etkileyecektir. Bu haber üzerine yıkılan Ava ne yapacağını bilmemektedir. Çünkü anne ve babası için evlilik yıldönümü partisi düzenlemektedir. Diğer yandan ise daha yeni evlidir ve cicim aylarını yaşamaktadır.

Kendi iç dünyasında gel gitler yaşayan Ava etrafında ki insanların itirazlarına rağmen anne ve babasının bitmek üzere olan evliliklerini kurtarmaya çalışmaya başlar.

9
Eyl

“Zincirlerimizden başka kaybedecek bir şeyimiz yok.”

Filmin başrollerinde Nejat İşler (Kaan), Yiğit Özşener (Mete), Ahu Türkpençe (Zeynep) gibi başarılı isimler yer alıyor.

Kaan çeşitli kitapların basımını yapan yayınevi sahibidir. Mete’nin ise Kadıköy’de barı vardır. Mete’nin plak ve çeşitli koleksiyonları bulunmaktadır.

90′lı yılların yarısına gidilen filmde, Mete ve Kaan’ın ilginç radyo programları konu edilir. Bu radyo programında Kaan ve Mete sanki herhangi bir yerde oturmuşlarda aralarında sohbet ediyorlarmış gibi sohbet ederler. Bu program hem dinleyenlerin hem de sunan Mete ve Kaan’ın yaşamını değiştirecektir. Kaan program öncesinde yalnızlığını her gün başka bir kadınla günü birlik yaşayarak geçirmektedir.

Program hızla yayılmaya başlayınca da hayatlarında değişiklik olmayan Kaan ve Mete yine normal şekilde yaşamaya devam ederler. Kaan yine aynı şekilde yaşarken aradığı tutkulu aşkla karşılaşır. Bu kız Zeynep’tir. Zeynep ile aralarında görüş farklılığı olsa da tutkusunu kaybetmemeye çalışır Kaan.

27
Ağu

“Tanrı, dünyayı yedi günde yarattı. Bense, benimkini yedi saniyede mahvettim..”

Gösterime girdiği günden beri, isminden oldukça söz ettiren bu duygu yüklü filmin başrollerinde, Will Smith, Rosario Dawson, Woody Harrelson, gibi isimler yer alıyor.

Ben Thomas(Will Smith), geçmişte yaşadıklarından pişmanlık duyan, intiharın eşiğinde bir adamdır. Geçmişiyle yüzleştiği zamanlarda, hayattan soğuyan ve artık yaşamanın anlamsız olduğunu düşünen biridir. Tam da, intiharı ciddi ciddi düşünmeye başladığı zamanlarda, hayatına giren 7 kişiyle, geçmişte yaptığı hataları telafi etme fırsatı bulacaktır. Bu 7 kişi arasında olan, ve kalp rahatsızlığı bulunan Emily’e kalbini kaptırır. Bir yandan aşk, bir yandan hatalarını telafi etme çabası, Thomas’ın hayatında bir dönüm noktası olacaktır.

Filmin başları oldukça ağır ilerliyor. Sıkılmadan izlemeye devam edin. Çünkü izledikçe, filmin anlatmak istediğini anlayacak ve sizi derinden etkileyecektir.

© Copyright 2010-2014 Sinemayı Bloglamaya Hazır mısınız?. Tasarım: — Dream Theme.

Üye Girişi Valid XHTML 1.0 Transitional I Love You Wordpress