Unutulmaz masalların iki yaratıcısı Grimm Kardeşler‘i kim tanımaz? Bu masalla gerçeğin içiçe geçtiği filmde köyden köye dolaşarak hem folk öyküleri derliyor hem de doğaüstü olaylarla başı dertte olan köylülere yardım ediyorlar. Birgün gerçek bir cadıyla karşılaşıyorlar ve tüm hünerlerini ve bilgilerini konuşturmak zorunda kalıyorlar.
Don Kişot projesini yarıda bırakan Terry Gilliam‘ın “Vegas’ta Korku ve Dehşet”ten sonraki ilk sinema filmi. Öyle görülüyor ki Gilliam yine ağzının tadına uygun ve çılgın bir konu yakalamış. Matt Damon ve Monica Bellucci‘nin de filmde olduğu düşünülürse, bir kez daha dört dörtlük bir yapımla karşı karşıyayız. Senaryosu Ehren Kruger‘a ait olan filmi çok yakında izleyebileceğiz.

Bir film yapımcısı ve yönetmen olan Carl Denham (Jack Black), başrol oyuncusu güzel Ann Darrow’un (Naomi Watts) da bulunduğu bir ekiple, egzotik Kafatası Adası’na gelir. Burada karşılaştıkları yerliler ilk defa sarışın bir kadın görmektedirler. Ann’ı kaçırıp tanrılarına kurban etmek isterler. Tanrı olarak gördükleri şey, adayı mesken tutmuş dev bir goril olan King Kong’dan başkası değildir.
Bu kez de Kong’un Ann’ın güzelliğinden etkilenip ona aşık olmasıyla, hikaye yepyeni bir yöne doğru ilerler. Ekiptekiler sarışın aktrisi kurtarmayı başarır ve Kong’u da canlı ele geçirerek New York’a dönerler. Amaçları dev maymunu burada düzenleyecekleri dev bir şovda teşhir etmektir. Ama işler istendiği gibi gitmeyecektir.
Bunlar 1933′teki orijinal filmde olanlar. Ancak Peter Jackson, 9 yaşındayken izlediğinde bir gün yönetmen olup fantastik filmler çekme arzusunu içine sokan ilk King Kong‘a sadık kalacağını defalarca açıkladı. Nihayetinde 2005 model King Kong da aşağı yukarı bu senaryonun çok dışına çıkmayacak. Jackson dişe dokunur asıl değişikliğin, günümüz teknolojisinin işe dahil olmasıyla ortaya çıkan özel efektlerde olacağını belirtiyor. Hedefi şimdiki çocukları sıkmayacak bir film yapmak! Bu proje 4-5 yıl kadar önce ilk kez gündeme geldiğinde başrol için düşünülen isim Kate Winslet idi. Filmi izlemek için biraz daha bekleyeceğiz, az kaldı…

Harry Potter’ın Hogwarts Büyücülük ve Cadılık Okulu’ndaki dördüncü yılını konu alan Ateş Kadehi, bir yandan da en korkutucu serüvenine, kanlı canlı bir Lord Voldemort ile ilk yüzleşmesine tanıklık ediyor.
Okuldaki dördüncü yıllında Harry sadece Quidditch Dünya Kupası finalini izlemekle kalmayacak, bu kez iki rakip büyücülük okulunun en iyileriyle birlikte yıl boyu sürecek bir turnuvaya da katılacak.
Elbette bunları yaşarken yanında en iyi dostları Hermione ve Ron ile birlikte Potter dünyasına yeni katılan hocalar, büyücü adayları ve sürpriz konuklar da olacak. Tabi filmi görmek için Kasım ayını beklememiz gerekecek.
Filmin resmi sitesi burda, filmden en son fotoğraflar da burda.